Kadınlarda Cinsel İsteksizlik Neden Olur?
Cinsel isteksizlik(libido kaybı), kişinin cinsel aktiviteye karşı duyduğu ilginin ve arzunun azalması durumudur. ‘’Cinsel olarak eşime yakınlaşmak istemiyorum, cinsellik konusunda isteksizim.’’ şeklinde bir şikayetiniz olabilir. Bu durumun zaman zaman yaşanması normal kabul edilse de, uzun süre devam eden cinsel isteksizlik hem bireysel sağlık hem de ilişkiniz açısından sorunlara yol açar.
Bu yazıda daha çok ‘’Kadınlarda cinsel isteksizlik neden olur?’’ Sorusunun üzerinde duracağım. Cinsel arzular, çoğu zaman toplumsal ya da ebeveynsel otoriteye karşı suçluluk duyguları ile bastırılır. Bu da, bireyin farkında olmadığı halde, cinsel hayatının birçok yönünü olumsuz etkiler. Cinsel işlev bozukluklarının altında yatan nedenler çok katmanlıdır ve tek bir nedene indirgenmesi zordur. Şimdi birlikte bu sorunu anlamaya çalışalım.
Psikolojik faktörler:
Kadınlarda cinsel isteksizlikte etkili olan faktörler
Kısıtlayıcı Yetiştirilme: Ailelerin cinselliğe dair tutumu, çocuğun ilerideki cinsel kimliğini ve davranışlarını büyük ölçüde şekillendirir. Seksin tabu olduğu ya da ahlaki olarak kötü görüldüğü ailelerde büyüyen çocuklar, cinselliği utanç verici bir konu olarak içselleştirir.
Örneğin, annesinden cinselliğin acı verici ya da sadece görev olduğu mesajını alan bir kız çocuğu, bu algı ile yetişkinlikte cinsel ilişki sırasında ketlenme yaşayabilir.
Benzer şekilde, erkek çocuklar da cinselliğe dair katı ahlaki kalıplarla büyüdüklerinde, cinsel ilişki sırasında suçluluk hissederler.
Çocukluk döneminde özellikle ebeveynlerle kurulan ilişkiler, bireyin kadınlık kimliği, beden algısı ve cinselliğe yaklaşımı üzerinde kalıcı izler bırakır.
Baskıcı cezalandırıcı bir aile ortamında yetişen kız çocukları, cinsel dürtülerini suçluluk duygusuyla bastırırlar. Yetişkinlikte cinselliğe karşı ilgisizlik, isteksizlik ya da cinsellikten kaçınma davranışları bu sebeple ortaya çıkar.
Öfke ve Cinsel soğuma
Bazı durumlarda kadınlar, partnerine yönelik öfke, kırgınlık ya da hayal kırıklığı gibi olumsuz duygularını doğrudan ifade etmezler, çünkü çekinirler. Ama bu duygular, kaybolmaz. Bilinçdışı düzeyde cinsel isteğin azalması şeklinde dışa vurulur. Yani kadınlar cinsel soğukluk ya da isteksizlik aracılığı ile eşlerini cezalandırabilirler.
İyi bir ilişki yoksa iyi bir sex mümkün değildir.
Bozuk Aile İlişkileri: Ebeveynler arası mesafe, soğukluk ya da fiziksel yakınlık eksikliği, çocuğun kadın-erkek ilişkilerine dair sağlıklı modeller geliştirmesini engeller. Özellikle karşı cins ebeveynle kurulan ilişkinin kalitesi, yetişkinlik yıllarının romantik ve cinsel ilişkilerini etkiler.
Araştırmalar, ebeveyn kaybı ya da ayrılığı yaşayan bireylerin seks hayatlarında sorun yaşama riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Klitorisin Yerini Bilmemek: Cinselliğe dair doğru ve yeterli bilgiye erişememek, bireyde yanlış inançların ve mitlerin oluşmasına neden olur. Örneğin klitorisin yerini bilmemek, orgazm sorunlarına zemin hazırlar. Erkekler, klitorisin yerini bilmemeleri nedeniyle, partnerlerinde cinsel tatminsizlik yaratabilirler.
Travmatik Cinsel Deneyimler: Çocuklukta yaşanan cinsel istismar, ileride cinsel hayatta sorunlara yol açar. Bir psikolog eşliğinde bu cinsel travmaların çalışılması gerekir.
Geçmişte yaşanmış cinsel travmalar (istismar, taciz, şiddet vb.), bireyin cinselliğe dair duygu dünyasında yoğun çelişkili duygulara yol açabilir. Bu tür deneyimler çoğu zaman bastırılır; ancak bilinçdışı düzeyde cinselliğe karşı korku, tiksinti ya da reddedici tutumlar gelişir. Bu da kadının, cinselliği bir tehdit unsuru olarak algılamasına neden olur.
Obsesif Kişilik ve Kontrol İhtiyacı: Özellikle obsesif yapıdaki bireylerde, hijyen ya da kontrol takıntıları cinsel ilişkide zorluklara yol açar. Temizlik konusundaki hassasiyet, cinsel istekliliğin önünde engel oluşturur. Bunun için muhakkak psikoterapi alınmalıdır.
Eşler Arası İlişki Problemleri: İşte en önemli etken budur. Evlilikteki genel uyumsuzluk, cinsel isteği azaltır. Çiftler arasındaki ifade edilmemiş öfke, kırgınlık, sevgisizlik ve iletişim eksikliği cinsel yakınlaşmayı çok net bir şekilde sekteye uğratır.
Gebelik-Doğum: Doğum sonrası dönemde kadınlarda cinselliğe karşı isteksizlik görülebilir.
Aldatma ve Güven Sorunları: Sadakatsizlik, özellikle cinsel istek kaybına neden olur. Aynı şekilde sadık olmayan eş de suçluluk duyguları hisseder ve bu suçlulukla cinsel performansı olumsuz etkilenir. Aldatılan eşlerde öfke, yalnızlık, değersizlik ve depresyon gibi duygular cinselliği zorlaştırır. Bu durumda psikoterapi desteği alınmalıdır.
Kadınlarda Cinsel İsteksizliği Azaltmak İçin Doğal Yöntemler ve Öneriler
Hem erkeklerde hem de kadınlarda cinsel isteği artırmak için şu doğal yollar denenebilir:
- Afrodizyak Besinler: Avokado, muz, incir ve bitter çikolata
- İletişim Güçlendirme: Partnerle açık ve dürüst iletişim cinselliği olumlu etkiler. Bunun için psikolojik destek almak, psikoterapiye başlamak iyi bir seçenek olacaktır.
- Vücut Algısı ve Özgüven: Bu konu psikoterapide çalışılması gereken bir konu olabilir. Kişinin kendini bedensel olarak iyi hissetmesi cinsel isteği artırır.
Kadınlarda cinsel isteksizlik, sadece fiziksel ya da hormonal nedenlerle açıklanamaz. Cinsellik; çocukluk deneyimleri, aile ilişkileri, toplumsal rollerin oluşturduğu karmaşık bir yapıdır. Cinsel isteksizlik, çoğu zaman kadındaki içsel çatışmanın dışavurumu olarak değerlendirilmelidir.
Yani kadınlardaki cinsel isteksizlik sadece bir sonuçtur, biz her zaman bunun öncüllerini anlamaya çalışacağız.
Cinsel isteksizlik, hem kadınlarda hem de erkeklerde yaygın olarak görülebilen ve yaşam kalitesini etkileyen bir durumdur.
Cinsel isteksizlik çözülebilir bir sorundur. Eğer siz de cinsel isteksizlik yaşıyorsanız, psikoterapi alarak kendinizi keşfedebilir ve cinsel hayatınızın kalitesini artıracak adımları atabilirsiniz.
Şefkatle kalın.
Klinik psikolog Dolunay Zümrüt Çetin
Nişantaşı-Şişli/İstanbul
Randevu; 0 542 593 67 58


Bir yanıt yazın